Suzy'ye var da Lili'ye olmaz mı? Hemen kızıma da beyaz ceket diktim hem de artan kumaşla etek bile çıkarabildim.
Beyaz ceketi dikmek için bir gömlek kalıbı kullandım. Etek içinse sadece bel ölçüsü üzerinden yola çıkarak ortaya bir pile oturtacak şekilde kalıbı yine ezbere kestim ve yanda fermuar kullandım.
Bir bütün olarak çok hoşuma gidiyor bu tip takımlar ama Lili öyle ceket sıkıntısına gelmek istemiyor. Fotoğraflar için zor giydirdim, yüzündeki ekşi gülücükten belli olduğu gibi...
Babannesine giderken bunları giymişti geçenlerde Lili. Tabi görenler çok beğendi ve bir sıra iltifattan sonra sıra geldi Lili'yi şu kardeş konusunda zorlamaya. Zorlamak diyorum çünkü Lili sevgi dolu bir kız olmasına rağmen henüz anneyi paylaşmaya hazır olduğunu düşünmüyorum. Hoş, burcu gereği o paylaşacağı gün gelir mi bilmiyorum ama yine de böyle dışarıdan müdahaleler beni çok rahatsız ediyor. Fazlasıyla aileme has bir konu değil mi? Yani sadece beni - eşimi ve Lili'yi ilgilendirir aramıza girecek yeni bir birey. Bunun dışındakiler kardeş konusunu ağzına bile alamaz. Bence insanlar sınırlarını bilmiyor! Bakalım Lili hadlerini nasıl bildiriyor...;
Hadsiz yetişkin: Aaaa bakayım sen ne kadar büyümüşsün! Abla olmuşsun sen:)
Lili: Hm hm, büyüdüm ben, okula da gidiyorum.
Hy: Aaa e artık abla olduysan senin kardeşin de gelsin mi? İster misin kardeşin olsun? Annen kardeş getirsin mi?
Lili: İstemem, zaten annem de tekrar evlenmeyi düşünmüyor ki...
Herkes gülüyor tabi sonunda ama benim aklıma takılan şey Lili'nin fikri. Sanırım her bebek için yeniden evlenilmesi gerektiğini düşünüyor. Çünkü düğün fotoğrafımıza bakıp; "Ben neredeyim burada?" diye sorduğunda, "Daha yoksun, senin gelmen için evlendik!" diye cevaplıyordum.
Akşam olunca konuyu ele almaya karar veriyorum ve sanırım Lili de yeniden evlenmem konusunda endişeli (dolayısı ile yeni kardeş gelmesi riskine karşılık) beni sorgulamaya başlıyor.
Lili: Anneeee sen yeniden evlenmiyceksin di mi?
Suzy: Yok annecim çok mutlu değil miyiz babacıkla? (Böyle deyince rahatladı yüz ifadesi, kardeş gelmesi riski ortadan kalktı zannettiği belli.)
Lili: Kardeş gelmiycek o zaman değil mi?
Suzy: Sen kardeş mi istiyorsun? (Gözleri patlıyor!)
Lili: Hayır anne, kalsın baba bizimle lüttem, evlenmene gerek yok, sarılıyoruz biz ona ne güzel...
Suzy: Annecim kardeşinin olması için başka babaya gerek yok biliyor musun?
Lili: Hm?
Suzy: Yani istersek babayla bir kardeş daha getirebiliriz eve... (Bu duyduğuna öyle şaşırıyor ki önce ne yapacağını bilemiyor. Sonra ağlamaya başlıyor tabi! )
Lili: Ama anne ona yatak yok, ben nerde yatıcam? Sen onunla mı uyuyacaksın? Baba eve gelince önce o mu öpücek? İstemiyorum gelmesiiiin...
Eh ben Lili'yi sakinleştirmeyi başardım ama ona hoşça, gerçekleri anlatmayı da başardım sanırım. Sonra gerçekten kardeş geldiğinde çeşitli travmalarla uğraşmayalım!