2,5 yaşındaki minik komşum her gece anne babasını sabaha kadar bağıra çağıra, ayakta tutup diğer gün onları işe gidemez hale getiriyor. Onlara eziyet çektirmek en sevdiği hobisi anlaşılan. Mesela bize misafirliğe geldiklerinde eve gitme saati gelince, gitmemek için onlara o kadar çok bağırıyor ki yüzü kızarıyor ve sesi kısılıyor. Anne ve baba birbirine çaresiz bakıyor. Kucağa alsan kendini yerlere atıyor. Anneye - babaya vurmak da cabası. Bana iki yaş sendromu gibi geldi ya da üç yaş sendromu, bilemedim. Her yaşın bir sendromu var gibi oraya kalırsa...
Sonuçta annesi onu alıp kurşun döktürmeye gitti. Bana da yapılmış küçükken. Korkularımı alıp götürmüş ama benim minik komşumun öfkesini dindiremedi. Henüz konuşamadığı için annesi psikoloğa sorsa mı bilmiyordu ama son çare gitti işte. Bana kalsa hemen giderdim ya neyse.
Ben de internetten belki işimize yarayacak bir kaynak bir yol gösterici yazı var mıdır diye bakınırken Fenomen Psikolojik Danışmanlık adresine denk geldim. Uzman psikologlarca kurulan bu siteye denk gelmek beni çok mutlu etti. Çünkü ruh sağlığı ciddi bir konu ve kurşun dökmeler ve üfürükçülerle oyalanmamak gerektiği kanısındayım.
Siteye girince önce makaleler bölümüne göz attım ve tırnak yeme alışanlığının bile bir tik olmaktan öte bir takım psikolojik sorunlara işaret ettiğini okudum. Sonra eşler arasındaki sorunlar büyüyünce iş boşanmaya geldiğinde değil de sorunlar küçükken aile terapistine başvurulması gerektiğini ve sitedeki uzmanların online ya da telefon görüşmeleriyle bile size destek olabileceğini öğrendim. Düşünsenize çoğu aile cinsel sorunlar nedeni ile sessizce parçalanıyor. Çünkü bu konuları konuşmanın bile ayıp olduğu bir kültüre sahibiz oysa telefon görüşmesi ile sanırım hepimiz sorunlarımızı biraz daha huzurla paylaşabiliriz. Böyle bir konu nedeni ile dağılan ailelerde en çok hasar görenlerin çocuklar olduğunu düşününce verilen hizmete saygı duymamak mümkün değil. Üstelik seanslar yine 60dk standardında. Sadcece kesintisiz internet ya da telefon görüşmesi şartı var ki artık hepimizin imkanları dahilinde bunlar.
Tabi ki Türkiye'de psikoloji danışmalığı ile ilgili kanuni standartlar henüz mevcut olmadığından bu uzmanların, Türk Psikologlar Derneği'nin etik standartlarına sıkıca bağlı kaldıklarını okumak da güven vericiydi.
Sitede siz de okuyacaksınız ki eğer çocuğunuzun özel bir zekaya sahip olduğunu düşünüyorsanız bunu ölçen testler var ve bu hizmetleri de bu uzmanlardan alabiliyorsunuz. Mesela Wisc-r zeka testi, Stanford Binet zeka testi, Burdon dikkat testi, Frostig görsel algı testi bu testlerden sayabileceğim sadece bir kaçı.
Hatta iş ortamları için de çeşitli eğitimler ve seminerler talep edilebiliyormuş. Eğitim verdikleri konuların bir kaç tanesini başlık olarak şöyle sıralayabilirim: stresle başa çıkma, beden dili ve iletişim, insanları etkileme sanatı, etkili iletişim teknikleri, motivasyon, psikolojik yöntemlerle kilo verme, aile içi iletişim becerileri gibi.
Psikoloji her zaman ilgimi çok çeken bir konu oldu ve okurken yaşadıklarımla ilgili aklıma bir de fikir geldi. Sanırım böyle etik kurallara saygılı ve bağlı uzman Psikologların, üstelik eğitim verebilecek derecede kaliteli altyapıda bilgileri olunca acaba diyorum iş yerleri için bir de iş etiği eğitimi mi verilse. Son bir kaç iş deneyimimin hüsranla son bulmasının nedeni bu olunca... Sanırım birileri kalkıp bir de iş yerinde nasıl düşünüp davranmamız gerektiği konusunu bize öğretse. Sanırım üniversiteler bu konu üzerine hiç eğilmiyorlar Türkiye'de. Minik bir fikir sadece!